Capital Dergisi’nin her yıl düzenlediği “Gönlü Zenginler” araştırmasında bu sene 29. sırada Palamut Group ile yer alan Recep Palamut, iyilik seferberliğinin öncülerinden olmaya devam ediyor!
2023 Gönlü Zenginler araştırmasında da ilk 50 içerisinde yerini alan Recep Palamut; eğitim, sağlık ve eşit yaşam hakkı gibi önemli başlıklar altında toplumun ihtiyaçlarına duyarlılıkla yaklaşıyor ve her sene daha fazla ihtiyaç sahibine ulaşma hedefini gerçekleştirerek toplumsal bir farkındalık aşılama amacını sürdürüyor. Palamut’un bağışları, ülkemize ve insanlığa fayda sağlamak noktasında yürütülen KSS projeleriyle birçok insanın hayatına iyilikle dokunmaya hız kesmeden devam ediyor!
Türkiye ayakkabı yan sanayi ve saraciye sektöründeki üretici gücü ile pazarın liderleri listesinde başı çeken Palamut Group; Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Recep Palamut’un güçlü vizyonerliği ve insana olan duyarlı bakış açısı sayesinde geleceğe daha umutlu ve güçlü bir pencereden bakmayı mümkün kılıyor.
Capital Dergisi’nin bu yıl 10.’sunu düzenlediği “Gönlü Zengin 50 İş İnsanı” araştırmasında bu sene 27. Sırada yer alan Recep Palamut, “Gönüllülük değil, Sorumluluk” ilkesiyle her sene eğitim, sağlık ve eşit yaşam hakkı başlıkları altında birçok insanın hayatına iyilikle dokunmaya devam ediyor.
Ülkemize ve insanlığa fayda sağlamak noktasında yürütülen KSS projeleri ile birçok insanın hayatına iyilik ile dokunmaya hız kesmeden devam eden Palamut Group, her sene daha fazla ihtiyaç sahibine ulaşma hedefini gerçekleştirerek toplumsal bir farkındalık aşılıyor.
Rabve Vakfı ve Palamut Group Yönetim Kurulu Başkanı Recep Palamut; Hilvan Gençlik Merkezi, Siverek Prof. Dr. Abdulkadir Karahan Fen Lisesi ve Viranşehir Fen Lisesi’nde “Işınlanmaya Hazır Mısın?” konseptli dijital dönüşüm ve sanal dünya hakkında konferanslar gerçekleştirdi.
Yapılan konferanslarda günümüz mesleklerinin gelecekte geçirecekleri değişimler, gelecek para birimleri, NFT ve Blockchain teknolojileri üzerine lise öğrencileri ile istişarede bulunuldu. Konferanslar sonunda öğrenciler soruları ile katılım sağladı.
Teknenin, teknede geçirilen zamanın sizin için anlamı nedir? Normal bir zamanda yılın ne kadarını teknede geçirmeye çalışırsınız?
2017 yılında ailemize katılan ilk yelkenli teknemiz ile başladı deniz yolculuğum. Seneler geçtikçe tekne de olmak, yelken yapmak zevkten tutkuya dönüştü benim için. Bu sebeple yelken ve denizcilikle ilgili yoğun eğitimler aldım. Yatçılık lisansımı uluslararası standartlarda aktive edebilmek adına Vera Sailing Academy’de Yatchmaster Ocean eğitimlerimi tamamladım.
Teknede geçirilen zaman benim için çok kıymetli; çünkü iş yoğunluğunun ve yaşam biçiminin karakterimle çok uyumlu olduğuna inanıyorum. Ben hareketli, hızlı karar alan ve aynı anda birçok konu arasında ilişkilendirme yapabilen biriyim, bu özelliklerimi yelken ve tekne hayatımda çok aktif kullanabiliyor, enerjimi dengeliyorum.
2018 yılında tamamı şirket içi çalışma arkadaşlarımızdan oluşan ‘’Palamut Cpm Sailing Team’’ ekibini kurduk. 2018- 2019 yıllarında birçok yarışa katılarak İYK ve TAYK trofelerinde 1’inci ve 2’ncilik ödüllerini kazandık. Ekip olarak geçirdiğimiz tempolu sürecin yaşam kalitemizi ve motivasyonumuzu artırdığını söyleyebilirim. Kararlı, disiplinli, özgüvenli adımlarımız günlük iş yaşamımızda ki tutumumuza da pozitif şekilde yansıdı.
Özellikle pandemi döneminde teknede geçirdiğiniz süre arttı mı? Pandemi döneminde zamanınızın ne kadarı teknede geçti?
Uzaktan çalışma yaptığımız ve hala kısmen devam eden bu süreçte tüm işlerimi tekne üzerinden sürdürebilme fırsatı, teknede geçirdiğim vakti oldukça artırdı. Pandemi; yaşam tarzlarımızı, ilişkilerimizi, sağlığımızı, doğa ile uyumumuz ve daha birçok konu gibi, iş yapış şekillerimizi de sorgulamamızı, dijitalleşmenin önemine çok hızlı varmamızı sağladı. Şirketler de dijital dönüşüm artık bir opsiyon değil, stratejik bir zorunluluk hâline geldi.
Palamut Group olarak pandemi döneminden çok önceye dayanan bir dijitalleşme hikâyemizin olması bu süreci sıkıntısız şekilde atlatmamızı sağladı. Tabii bu durum bir günlük, altı aylık ya da iki yıllık bir konu değil; yaşayan bir sürecimiz. Group olarak satıştan, depoya, lojistikten, pazarlamaya, insan kaynaklarından, yazılıma, finanstan, muhasebeye kadar tüm süreçlerimizi veri kaybı yaşamadan, uzaktan, koordineli ve sistemsel yönetebildik.
Bu yaz için tekneyle nasıl bir tatil planınız var? Kimlerle, ne kadar süre bir tatil planlıyorsunuz?
2019 yılında satın aldığımız Bali 4.8 Katamaran’ı, pandemi dolayısıyla biraz gecikerek 2020 Ağustos ayında teslim aldık. Bununla birlikte gelen ayları çok güzel değerlendirme fırsatım oldu. Katamaranımız S NEVA’ya, doğa ile uyumlu teknolojik sistemler kurduk. Duş ve lavabo giderlerini salmaların içerisin de bulunan gri su tanklarına yönlendiren bir sistem oluşturduk. Diğer taraftan WC atıklarını ise holding tank girişi öncesi yerleştirdiğimiz arıtma sisteminden geçmesini sağlayarak doğanın kirlenmemesine yönelik önlemler aldık.
Bu yaz, İstanbul’dan başlayarak, Marmara Adası, Bozcaada, Kuş Adası, Çeşme, Bodrum ve sonrasında da Türkiye’nin en güzel sahil koyları olan Hisar Önü Körfezi ve Göcek olmak üzere uzun bir seyahat planımız var.
Teknede ailemle, dostlarımla, misafirlerimle vakit geçirmek benim için çok kıymetli ve keyifli. Yalnız kalmayı sevmiyorum, hem sorumluluğumu hem heyecanımı paylaşacağım dostlarım beni yalnız bırakmıyorlar. Hatta bu yaz sonuna doğru Palamut Extreme olarak yelken ekibimiz bir araya geliyor, Bodrum’da dört günlük dinamik bir yelken ve tatil planımız var. İş arkadaşlarım, ortaklarım, ailem, dostlarım, misafirlerim sürekli onlarla birlikteyim.
Tekneyle gitmekten en keyif aldığınız rotalar, koylar nereler? Bu yaz için ajandanızda hangi rotalar hangi koylar var?
2017’den beri denizdeyim. Türkiye’nin hemen hemen tüm koylarını gezme fırsatım oldu. Dünyada ki deniz tutkunlarını, gezginlerini, yelkenci deneyimlerini okuma fırsatım oldu. Çok net söyleyebilirim ki Türkiye’miz cennet koylara sahip. Burada, bu güzellikleri kaybetmemek için üzerimize düşen sorumlulukları yerine getirmemiz gerektiğini belirtmek isterim. Biliyorsunuz ki Marmara bölgesinde musilaj sorunu ile karşı karşıyayız ve bu sorunu karadan bırakılan endüstriyel atıkların oluşturduğuna dair raporlar yayınlanıyor. Biz denizciler olarak tekne içerisinde ki donanımlarımız ile doğa dostu alışkanlıklarımız ile sorumluluğun bilincinde olmalıyız. Ve endüstriyel atıkların oluşturduğu bu ciddi sorunun çözümü için birey olarak hepimiz üzerimize düşeni yerine getirmeliyiz.
Yeni teknemiz ile hayalim dünya turu yapmak. İyon denizi tarafına henüz gidemedim. Gelecek yıl pandeminin de etkilerinin minimuma ineceğini öngörerek, iyon denizinden başlayarak, Hırvatistan, Dalmaçya Kıyıları, arkasından İtalya, İspanya ve tabii yetişirse IRS Atlantik Yarışına katılarak okyanusu geçip, okyanusun diğer tarafında ki doğa güzelliklerini görmenin hayallerini kuruyorum.
Capital’in Bu Yıl 9’uncusunu Gerçekleştirdiği ‘’Türkiye’nin Gönlü Zengin 50 İş İnsanı’’ Araştırmasında Palamut Group Yönetim Kurulu Başkanı Recep Palamut 32. Sırada Yer Aldı.
Palamut Group olarak tüm grup şirketlerimiz, vakfımız ve paydaşlarımız ile birlikte yarınlara değer katacağına inandığımız önemli çalışmalar yürütüyoruz. Yaptığımız ar-ge çalışmaları da dahil birbiri ile ilişkili olarak yılda ortalama 500’e yakın kurumsal proje başvurusu alıyoruz.
Öncelikli sürdürülebilir konularımızdan olan ‘’Eğitim İçin Her Şey’’ projemiz ile eğitimde eşitliği sağlamayı hedefliyoruz. Maddi imkansızlıkların eğitimin önüne geçmesini istemiyor, gelecek hedeflerine ulaşmaları konusunda gençlerimizin hayatlarına dokunuyoruz. Burs yardımlarımız sayesinde tıp, mühendislik, yazılım, yüksek teknoloji, hukuk, öğretmenlik, psikoloji gibi birçok seçkin alanda yüksek başarılara imza atmış gençlerimizin eğitim öğretim hayatlarında yanında olmaya devam ediyoruz. 2023 hedefimiz 1000 öğrencimize tüm eğitim öğretim sürecinde burs sağlamak.
Palamut Group olarak 28 yıllık büyüme sürecimizde grubumuzun en temel değerlerinden biri faaliyette bulunduğumuz topraklara ve insanlara değer katmak oldu. Faaliyetlerimizi çevresel ve sosyal etkileri dikkate alarak yönetiyor, değerlerimizi ve stratejilerimizi dünyamız ve insanımız için yaşanılabilir bir gelecek hayaliyle belirliyoruz.
Bizim Palamut Group olarak en güçlü özelliğimiz; tüm kurumsal sosyal sorumluluk ve yardım faaliyetlerimizi sürdürürken sürekli sahada aktif olup yerinde gözlem yapabiliyor olmamızdır. Sürekli sahada olunca binlerce bireysel ve kurumsal yardım talebi tarafımıza ulaşıyor. Bugüne kadar Türkiye genelinde toplamda 400 okul, 150.000 öğrencimize ulaşmış olmanın gururunu yaşıyoruz.
Okul bahçelerine açtığımız 85 su kuyusu ile bölge de susuz okul kalmasın istiyor hem Rabve Vakfı saha araştırmaları hem kurumsal yardım talepleri ile su kuyularımızı açmaya devam ediyoruz. Açılan su kuyularımızın etrafına binlerce fidan dikiyor, sürdürülebilir olarak yeşil alanın var olmasını hedefliyoruz. Bunun yanı sıra gençlerimizin eğitim alanlarını onarıyor, kütüphane, yemekhane, tiyatro gibi çok amaçlı salonlar inşa ediyoruz.
Yine bölge de yaşayan dezavantajlı ailelerimize, açlıkla yoksullukla başa çıkmaya çalışan gençlerimize el uzatıyor düzenli olarak gıda desteğinde bulunuyoruz. Yaşam mücadelesinde desteğe ihtiyacı olan kardeş ailelerimizin evlerini onarıyor, ödenmekte zorlanılan faturalarının ve borçlarının bitmesine destek oluyoruz.
Suriye bölgesinde düzenli gıda ve erzak yardımlarımız, Nijer ONG Biseg – Rabve Vakfı Sağlık ve Eğitim Tesisi Hastanemiz ve yine Nijer’de su kuyusu açma çalışmalarımız devam ediyor.
Ceo Life Ocak Sayısına Özel Verdiği Röportajda ”Hayalim Dünya Turu Yapmak” Diyen Palamut Group Yönetim Kurulu Başkanı Recep Palamut Denize Olan Tutkusunu Şöyle Anlatıyor …
Kısaca kendinizden bahseder misiniz? Hayatınızda vazgeçemem dediğiniz, iş dışı yaşamınıza dair neler var?
1970 İstanbul doğumluyum. 1988 yılından buyana ticaret ile uğraşıyorum. Meraklı ve tutkulu biriyim. Denizi, doğayı, otomobil sporlarını ve tekne de yaşamı seviyorum. Bunun yanı sıra gezmek ve yeni yerler keşfetmek beni hep heyecanlandırmıştır. Deniz tutkumu da bu özelliğime borçluyum, kendimi uçsuz bucaksız bir keşfe bırakıyorum, doğa ile uyumu yakalayarak enerjimi dengeliyorum.
Bize bir hobinizin/ilginizin hikayesini anlatır mısınız? Ne zaman başladınız ne kadar vakit ayırıyorsunuz? Rutininiz nedir?
2017 yılında ailemize katılan ilk yelkenli teknemiz ile başladı deniz yolculuğum. Oldukça meraklı ve heyecanlıydım deniz de yaşama. Bu sebeple yelken ve denizcilikle ilgili eğitimler aldım. Sonra ehliyetimi alarak bir tekneyi tek başıma idare edebilir hale geldim. Yatçılık lisansımı uluslararası standartlarda aktive edebilmek adına Vera Sailing Academy’de Yatchmaster Ocean eğitimlerime devam ediyorum.
2018 yılında tamamı şirket içi çalışma arkadaşlarımızdan oluşan ‘’Palamut Cpm Sailing Team’’ ekibini kurduk. 2018- 2019 yıllarında birçok yarışa katılarak İYK ve TAYK trofelerinde 1’inci ve 2’ncilik ödüllerini kazandık.
Seneler geçtikçe tekne de olmak, yelken yapmak ve deniz ile bütüncül bir yaşam mücadelesi vermek bir zevkten tutkuya dönüştü benim için. Yüzümde rüzgârı hissettiğim her an yelken yapıyor ve o an kafamı boşaltıyorum diyebilirim. Bu tutkunun verdiği emsalsiz mutluluk kadar zorlulukları da var tabii. Ancak beni yaşama bağlayan ve mücadeleci yapan da bu kısmı oluyor.
Ağustos 2020 de yeni teknemiz Bali 4.8 Modeli Yelkenli Katamaranı teslim aldık. Yeni teknemiz ile hayalim dünya turu yapmak. Standart donanımlara sahip Bali Katamaranı, yaşam tarzıma v
e hayalime uygun ekipmanlar ile Marmaris’te Marlin yatçılık ile birlikte yeniden tasarladık. Tekneyi özelleştirirken en dikkat ettiğimiz konu ise zaman içerisin de çevre kirliliğine sebebiyet vermeyecek önlemler almak oldu.
Bildiğimiz üzere atık sular deniz kirliliğine sebep olmaktadır. Bu sebeple duş ve lavabo giderlerini salmaların içerisin de bulunan gri su tanklarına yönlendiren bir sistem oluşturduk. Diğer taraftan WC atıklarını ise holding tank girişi öncesi yerleştirdiğimiz arıtma sisteminden geçmesini sağlayarak doğanın kirlenmemesine yönelik önlemler aldık. Yaptığımız tüm revizelerden sonra Eylül ayının ortalarında teknemizi denize indirdik.
Bu hobi/ilgi alanının size kişisel gelişiminizde ve iş hayatında nasıl etki ettiğini düşünüyorsunuz?
Deniz de tekne de yelken de bir hayat, beraberinde güçlü sorumluluklar getirir. En önemlisi doğa ile uyumlu yaşamayı becerebilmek ve kurallarını iyi biliyor olmanız gerekmektedir.
Rüzgarla, dalgalarla, akıntılarla mücadele ettiğinizde birçok engel ile karşılaşırsınız ve tam bu anda hayatınıza yön verecek hızlı kararlar almanız gerekir. Bu engelleri aşmak; kararlılık, motivasyon ve özgüven ister. Liderlik, takım ruhu, stres yönetimi, hızlı karar alabilme gibi özelliklerinizi keşfedip hızlıca hayata geçirirsiniz. Zaman kavramının ne kadar önemli olduğunu görürsünüz. Dakikalar, saniyeler içinde alacağınız bir karar sizi yaşama bağlar. Bu sebeple herkesi ilgilendiren kritik kararları hızlıca düşünmeniz ve eyleme koymanız gerekir. Her an deneyimlemediğiniz bir problem ile karşı karşıya kalabilirsiniz. Tüm bu sürecin hem ekibim hem de şahsım üzerinde sorumluluk alma, kendi başına karar verme ve yardımlaşma özelliklerimizi fazlasıyla geliştirdiğini söyleyebilirim.
Palamut Group Yönetim Kurulu Başkanı Recep Palamut’un Yeni Tutkusu ‘’Bali 4.8 Catamaran’’ 2020 Eylül Ayının Ortalarında Türk Kıyılarına Yanaştı.
Yatch Dergisi Ocak Sayısına Özel Verdiği Röportajda Ünlü İş Adamı Recep Palamut ; Standart Donanımlara Sahip Teknenin Kendi Yaşam Tarzına ve Hayaline Uygun Ekipmanlarla Marmaris’te Marlin Yatçılık İle Tasarladığını Belirtiyor.
Bali 4.8’e Çevreci Dokunuşlar
Catana Group bünyesindeki Bali Catamarans’ın yeni modeli Bali 4.8, Türk kıyılarına yanaştı. 14,82 metre boya, 7,88 metre ene sahip katamaranla dünya turu yapmak, Palamut Group Yönetim kurulu başkanı Recep Palamut’un hayalleri arasında yer alıyor. Ünlü iş adamı standart donanımlara sahip teknenin kendi yaşam tarzına ve hayaline uygun ekipmanlarla Marmaris’te Marlin yatçılık ile tasarladığını belirtiyor. ‘’
Teknede en dikkat ettiğimiz konu zaman içerisin de çevre kirliliğine sebebiyet vermeyecek önlemler almak oldu. Bildiğimiz üzere atık sular deniz kirliliğine sebep olmaktadır. Bu sebeple duş ve lavabo giderlerini salmaların içerisin de bulunan gri su tanklarına yönlendiren bir sistem oluşturduk. Diğer taraftan WC atıklarını ise holding tank girişi öncesi yerleştirdiğimiz arıtma sisteminden geçmesini sağlayarak doğanın kirlenmemesine yönelik önlemler aldık. Doğaya zarar vermeyen bir atık su yönetim sistemine sahip olduk.’’ Diyen Recep Palamut, pandemi süreciyle teknelerin artmasıyla çevreye verilecek zararların önüne geçmemiz ve bunu da öncelikle kendi yaşam alanımız olan teknelerimiz de hayata geçirmemiz gerektiğini düşündüğünü ifade etti.
MOTORBOAT YATCHING Dergisi Ekim Sayısında Çevreci Değişimlere Değiniyor. Palamut Group Yönetim Kurulu Başkanı Recep Palamut Yeni Tutkusu Bali 4.8 Modeli Yelkenli Katamaranda Yaptığı Değişiklerle Çevreci Değişimde Rol Model.
”Son yıllarda teknesini çevreye duyarlı hale getiren denizcilerin sayısı her geçen gün artıyor. Bu değişim kimi zaman yeşil enerji kullanımıyla, kimi zaman da teknedeki köklü değişikliklerle oluyor. Teknesini ‘’Çevre Dostu Hayallere’’ mottosuna uygun bir dizi değişimle buluşturan denizcilerden biri de yelken yarışlarından tanıdığımız Palamut Group Yönetim Kurulu Başkanı Recep Palamut. Standart donanımlara sahip Bali marka katamarınını Marlin Yatçılık’la birlikte yaşam tarzına ve hayallerine uygun ekipmanlarla donatan Palamut, teknenin standart enerji bankasını değiştirmekle işe başlamış.” MOTORBOAT YATCHING EKİM 2020
Standart donanımlara sahip Bali Katamaranı, yaşam tarzımıza ve hayalimize uygun ekipmanlar ile Marmaris’te Marlin yatçılık ile tasarladık. Teknede en dikkat ettiğimiz konu zaman içerisin de çevre kirliliğine sebebiyet vermeyecek önlemler almak oldu. Bildiğimiz üzere atık sular deniz kirliliğine sebep olmaktadır. Bu sebeple duş ve lavabo giderlerini salmaların içerisin de bulunan gri su tanklarına yönlendiren bir sistem oluşturduk. Diğer taraftan WC atıklarını ise holding tank girişi öncesi yerleştirdiğimiz arıtma sisteminden geçmesini sağlayarak doğanın kirlenmemesine yönelik önlemler aldık.
Tekne fosseptik (tuvalet) giderleri MARPOL anlaşmasına göre sahil şeridinden 4 deniz mili mesafede denize basılabilmektedir. Ancak doğaya zarar verdiğine inandığımız için teknede bulunan tüm tuvaletlere Electro Scan marka arıtma cihazları monte ettirdik. Bu şekilde doğaya zarar vermeyen bir atıksu yönetim sistemine sahip olduk. Mevzuat gereği Mavi kartlarımızı 15 gün de bir işletmek zorunluluğumuz var, bu sistem ile donatılmış teknelerin bu mevzuat mecburiyetinin tekrar gözden geçirilmesi gerektiğini düşünüyoruz.
‘’Günümüzde tüm disiplinlerde en çok kullanılan kavramlardan biri sürdürülebilirliktir. Sürdürülebilir çevre ise tekne kullanıcılarının geleceği açısından oldukça önemli bir kavramdır. Pandemi dolayısıyla tekne de yaşama ilgi oldukça artmış durumda ve bu aşamada biz deniz tutkunlarına düşen en önemli görev bize ev sahipliği yapan doğaya saygılı olmaktır. Teknelerin artması ile çevreye verilebilecek zararların önüne geçmemiz bunu öncelikle kendi yaşam alanımız olan teknelerimiz de hayata geçirmemiz gerektiğini düşünüyorum. ‘’ Recep Palamut
Naviga Magazin 17.Yılında Çevre Tutkunlarına Değiniyor. Doğa Dostu Şirket Kültürüyle Adından Söz Ettiren Palamut Group Yönetim Kurulu Başkanı Recep Palamut, Denizde de ”Mavi Bayrak” ile adını duyuracak.
Bali 4.8 Modeli Yelkenli Katamaran Tipi Teknemiz Kıyıya Yanaştı. 14.82 M Boyunda, 7.88m Eninde ve 22 Ton Tam Deplasman Teknik Özelliklere Sahip Yeni Teknemiz ile Hayalimiz Dünya Turu Yapmak.
Standart donanımlara sahip Bali Katamaranı, yaşam tarzımıza ve hayalimize uygun ekipmanlar ile Marmaris’te Marlin yatçılık ile tasarladık. Teknede en dikkat ettiğimiz konu zaman içerisin de çevre kirliliğine sebebiyet vermeyecek önlemler almak oldu. Bildiğimiz üzere atık sular deniz kirliliğine sebep olmaktadır. Bu sebeple duş ve lavabo giderlerini salmaların içerisin de bulunan gri su tanklarına yönlendiren bir sistem oluşturduk. Diğer taraftan WC atıklarını ise holding tank girişi öncesi yerleştirdiğimiz arıtma sisteminden geçmesini sağlayarak doğanın kirlenmemesine yönelik önlemler aldık.
Tekne fosseptik (tuvalet) giderleri MARPOL anlaşmasına göre sahil şeridinden 4 deniz mili mesafede denize basılabilmektedir. Ancak doğaya zarar verdiğine inandığımız için teknede bulunan tüm tuvaletlere Electro Scan marka arıtma cihazları monte ettirdik. Bu şekilde doğaya zarar vermeyen bir atıksu yönetim sistemine sahip olduk. Mevzuat gereği Mavi kartlarımızı 15 gün de bir işletmek zorunluluğumuz var, bu sistem ile donatılmış teknelerin bu mevzuat mecburiyetinin tekrar gözden geçirilmesi gerektiğini düşünüyoruz.
‘’Günümüzde tüm disiplinlerde en çok kullanılan kavramlardan biri sürdürülebilirliktir. Sürdürülebilir çevre ise tekne kullanıcılarının geleceği açısından oldukça önemli bir kavramdır. Pandemi dolayısıyla tekne de yaşama ilgi oldukça artmış durumda ve bu aşamada biz deniz tutkunlarına düşen en önemli görev bize ev sahipliği yapan doğaya saygılı olmaktır. Teknelerin artması ile çevreye verilebilecek zararların önüne geçmemiz bunu öncelikle kendi yaşam alanımız olan teknelerimiz de hayata geçirmemiz gerektiğini düşünüyorum. ‘’ Recep Palamut
Palamut Group, 7 ülkeden 14 farklı dünya markasının Türkiye distribütörlüğünü yapıyor. Ayakkabıda neredeyse tüm malzemenin tedarikçisi olarak sektörde önemli bir konuma sahip olan grup, 7 ülkeden ithal ettiği ürünleri aynı zamanda 9 farklı ülkeye ihraç ediyor.
1994 yılında İstanbul Gedikpaşa’da 20 metrekarelik bir dükkânda deri satışı yaparak faaliyetlerine başlayan Palamut Group, bugün geldiği noktada sadece ayakkabı değil aynı zamanda tekstil, saraciye ve otomotiv yan sanayinde şirketleriyle yer alıyor.
Geçtiğimiz yıl yüzde 37’lik bir büyüme yaşayan grup, 2020 yılına yüzde 40’lık büyüme hedefiyle girmişti. Ancak Palamut Group Yönetim Kurulu Başkanı Recep Palamut, pandemi nedeniyle büyümelerinin yüzde 25 seviyesinde olacağını belirtiyor. Pandemiden sektörel olarak etkilendiklerini ancak grup olarak süreci zararsız atlattıklarını ifade eden Palamut, “Bu süreçte şirketler teknolojiye daha fazla yaklaştı. Öncesinde sistemini teknolojiyle entegre etmiş, uzaktan çalışmaya uygun şirketler pandeminin yarattığı olumsuzlukları daha az hasarla atlatmayı başarıyor. Teknolojik altyapıya sahip merkezi yönetim sistemi, IRFD destekli depo stok kontrolü ve lojistik planlarının online yapılabilmesi işlerin sorunsuz ilerlemesine sağlıyor” diyor. Ar-Ge’nin kendileri için her zaman çok önemli olduğunu dile getiren Palamut, “Bu pandemi sürecinde ürün seçeneklerinin artırılması, doğa ile uyumunun test edilmesi, modaya yön verici yeni nesil malzemelerin keşfedilmesi ve üretilmesi adına yatırım planlarımızı şekillendirdik” diye konuşuyor.
Palamut Group’un iş modelinde uluslararası markalarla yapılan iş birlikleri de önemli rol oynuyor. Şirket Makedonya, Romanya, Sırbistan, İtalya, Almanya, İspanya ve Uzak Doğu’da birçok markayla iş ortaklığı yapıyor. Palamut, yaptıkları iş birliklerinin kapsamını şöyle paylaşıyor: “Bu ülkelerde özellikle ayakkabı ve saraciye sektöründe başta doğa dostu ürün çeşitliliği konusunda dünya pazarına rol model olan markalarla çalışıyoruz. Onlara ürün tedariki yapıyor, birlikte ürün geliştiriyoruz. Uzak Doğu’da bulunan Ar-Ge merkezimizle inovatif, yeni nesil ürün ve malzemelerin üretimini ve tedarikini gerçekleştiriyoruz.”
“EŞİTSİZLİĞİN ÖNÜNE GEÇMEYE ÇALIŞIYORUZ”
Palamut Group, 2014 yılında kurduğu vakıfla Türkiye ve dünyada önemli sosyal sorumluluk projeleri de gerçekleştiriyor. Palamut Group Yönetim Kurulu Başkanı Recep Palamut, bu çalışmaları şöyle paylaşıyor: “Ülkemizde eğitim eşitsizliğinin önüne geçmeye, yoksulluğun giderilmesine ve toplumsal farkındalığa sebep oluyoruz. Dünyada özellikle Afrika bölgesinde sağlık ve eğitim merkezi inşa ediyor, su dahi bulamayan çocuklarımızın, ailelerimizin bir bardak temiz su içmelerine sebep oluyoruz. Bu yıl Capital’in Gönlü Zengin İş İnsanları araştırmasında yine bir önceki yıla göre sıralamadaki yerimizi daha üst noktaya taşıyarak 29’uncu sırada yer almak da bizim için büyük bir gurur oldu.”